İstanbul Barosu Başkan Adayı Türkan Kara: “Mesleğin itibarını tekrar iade edeceğiz”

Genç Hukuk Hareketi grubu adına adaylığını duyuran Kara, oy kullanacak meslektaşlarının desteğini beklediğini belirterek, “Bizim yönetimimizde tüm avukatların maddi ve cezai güvenceleri olacak. Baronun başkanlık dahil her bir birimine erişim ve ulaşımı kolaylaştıracağız. Özellikle genç avukatlara baronun her alanında daha çok yer vereceğiz, onlara seçilme hakkı tanıyacağız” diye konuştu.
Baronun toplumsal olaylarda haksızlığa uğrayanların yanında olduğunu hissettiren çalışmalar yapacaklarını anlatan Türkan Kara, “Baronun şahsi menfaatler için kazanım kapısı olmadığını hatırlatarak bu düşünceyi de tamamen ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Dünyanın en büyük barolarından biri olan İstanbul Barosu’nun mevcut yönetimi, toplumsal olaylarda çoğunlukla etkisiz ve sessiz kalmıştır. Biz bu değersizliği ortadan kaldıracağız” ifadelerini kullandı.
– “Hiçbir meslektaş ve vatandaşımız ayrımcılığa tabi olmayacak”
Şeffaf, katılımcı ve dayanışmanın olduğu bir meslek örgütü olacaklarını aktaran Kara, şunları kaydetti:
“Bizim yönetimimizde hiçbir meslektaş ve haksızlığa uğrayan hiçbir vatandaş ayrımcılığa tabi olmayacak, baroyu yanında bulabilecek ve dayanışmadan etkin şekilde faydalanacak. Yıllardır aynı kişiler tarafından ahbap çavuş ilişkisi ile yönetilen baro, gerçek sahiplerine ve kendi meslektaşlarına kapalı durumda. Avukat sorunlarına ve toplumsal olaylar karşısında sessiz kalan, çözüm üretmeyen, sadece kişisel beklentilerini karşılamayı hedefleyen bir baro yönetimi var. Artık işlevini tamamlamış koltukların değiştirilmesi gerekiyor. Baroda seçilme hakkında dâhi sahip olmayan genç avukatların hakkını savunmak ve itirazlarımı dile getirmek için aday oldum. Başkanlık makamından şahsi hiçbir beklentim bulunmuyor. Yıllardır sahada fiilen avukatlık yapıyorum. Avukatın karşılaştığı tüm engel ve sorunları yakından, birebir yaşıyor ve biliyorum. Mevcut barodaki yönetimden farklı olarak muhalefet partisi ile işbirliği içerisinde değilim ve nihai hedefim de bir parti aracılığıyla meclise girmek değildir.”
– ‘Savunmaya tanınan haklar ve yetkiler genişletilmeli’
Başkan adayı Türkan Kara, savunmanın bugün en önemli sorununun mesleki anlamda cezai ve ekonomik güvencesinin olmayışı olduğunu söyledi.
Bir avukatın kolaylıkla şikayet edilerek ceza alabildiğine dikkati çeken Kara, “Ayrıca ciddi geçim sıkıntıları içerisinde bulunan avukatlara baro hiçbir destek sunmadığı gibi avukatları bankalara mecbur bırakarak meslektaşlarını sıradanlaştırmakta ve bu yollarla da giderek itibar kaybetmesine sebep olmakta. Mevcut baro yönetimi, bu zamana kadar edindiği tüm gelirlerin, tahsis edilen tüm gayrimenkullerin, kısaca baro kasasına giren her kuruşun açıklamasını yapmak ve gelirleri tüm üye avukatlarla paylaşmak durumunda. Bugün, baro varken hiçbir avukat banka veya başka bir kuruma maddi anlamda muhtaç edilmemeli. Bize göre, dünyanın en büyük barolarından biri olan İstanbul Barosu’nun hiçbir üyesi maddi kaygı içerisinde olmamalı, stajdan itibaren maddi ve manevi anlamda tüm avukatlar desteklenmeli ve karşılarında kolayca muhatap bulabilmeli. Bizim birinci amacımız meslektaşların maddi anlamda kaygı yaşamadan mesleklerini icra edebilmelerini sağlamak” diye konuştu.
Kara, savunmanın yargı içindeki rolünün ivedi olarak güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Savunma hakkı kutsaldır, savunmaya tanınan haklar ve yetkilerin genişletilmesi gerekmektedir. Ayrıca mali durumlarına bakılmaksızın her vatandaşa avukat tutabilme olanağı sağlanmalı, bu konudaki altyapı çalışmaları hızlandırılmalı. Özetle, herkes bir avukat tarafından savunulmayı hak eder ve herkes eşit ve hakkaniyetli yargılama süreçleri yaşamalı. Yargının, tüm ayakları arasında işbirliği ve iletişimin daha yüksek oranda sağlanmasına yönelik değişiklikler yapılmalı” ifadelerini kullandı.
Bize göre en önemli sorun ki ekonomiyi de direkt etkileyen bir mevzu olarak uyuşmazlıkların çok geç karara bağlanması ve gecikmelerdir. Ayrıca mahkemelere atanan hâkim ve savcıların mutlak suretle avukatlık mesleğini icra etmekte olan meslektaşlardan da sınavsız bir biçimde atanması, sahayı yakından bilen kişilerin de tecrübelerini verilecek kararlara yansıtması bir ihtiyaçtır. Hukukun, kişiye göre değil, olaya göre hakkaniyet çerçevesinde herkese eşit uygulanması temelinden uzaklaşılmamalı.
– “Mevcut yönetimdeki herkesin hedefi vekil olmak”
Mevcut yönetimdeki herkesin nihai hedefinin yakın olduğu siyasi partiden milletvekili olmak olduğuna savunan Kara, bu bakış açısının baroya zarar verdiğini söyledi.
Metin Feyzioğlu mevzusundaki eleştirileri samimi bulmadığını anlatan Kara, “Asıl irdelenmesi gereken Feyzioğlu’nun elçiliğe atanmasından çok TBB Başkanlığı’na kadar uzanan süreçte yaşanılanlardır. Zira, dün Feyzioğlu’nu TBB Başkanlığı’na seçtiren İstanbul Barosu bugün muhalefet partisi için de aynı yolda ilerlemekte. Sırf bazı çevrelere yaranmak ve kendi menfaatleri için Feyzioğlu konusu üzerinden ağır eleştirilerde bulunmaları samimiyetsizdir” şeklinde konuştu.
Stajyer avukatlar için de çalışmalar yapacaklarını ifade eden Kara, sözlerini şöyle tamamladı:
“Stajyer avukatlar mevcut hukuk düzeninde sahip oldukları çok önemli konumları yok sayılan bir kesim olarak bizim çok önem verdiğimiz bir konudur. Hiçbir stajyer avukat gelecek kaygısı taşımamalı, maddi sorunlar yüzünden intiharı düşünmemeli ve mesleğe küstürülmemeli. Bu anlamda, tüm düzenleme ve kaynak oluşturma hususunda çok detaylı çalışmalarımız mevcuttur. Staj döneminde hiçbir avukat geçinebileceği hayat standardının altındaki rakamlarla çalıştırılamayacak. Stajyer avukatların da diğer tüm avukatlarla aynı haklara sahip olduğunu savunuyoruz. Stajyer avukatlara gösterilen rencide edici tüm hareketlerin takipçisi olacağız. Stajyer avukatlara günün koşullarına göre çok düşük kalan ve geri dönüşümlü kredi verilmesi uygulamasının kaldırılması ve geri dönüşümsüz, yüksek rakamlara eriştirilmesi konusunda çalışmalarımız var. Ayrıca stajyer avukatlardan alınan ruhsat bedelinin de fahiş olması karşısında sembolik rakamlara indirilmesi yönünde çalışmalarımız da mevcut. Son olarak degerli meslektaşlarıma çağrımdır. Vazgeçmenin değil sesimizi yükseltmenin zamanı. Gelin hakkımızın da ekmeğimizin de hesabını sandıkta oylarımızla soralım.”
– 51 bin 352 kişi oy kullanacak
Dünyanın en büyük barosu olan İstanbul Barosu seçimleri 19-20 Ekim tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. Baro Genel Kurul ile yeni başkan ve yönetimini belirleneceği ve 9 avukat grubundan adayların yarışacağı seçimlerde 51 bin 352 kişi oy kullanacak.
Henüz yorum yapılmamış.